DİĞER
“Peki ya hatırlamak her zaman kurtarıcı meleğimiz miydi? Bazen de azabımızın yegâne sebebiydi. Tıpkı bunca çiçeğin içinde böğrümüze oturan, soluğumuzda düğümlenen hatıraların varlığı gibi…”
“Neden Bach bu denli önemli? İskender Savaşır’ın ifadesiyle, ‘Çünkü Bach’ın neredeyse her eseri, tek ve kişisel bir üslubun tezahürü değil, belirli bir alanda, uzun bir gelenek boyunca denenmiş bütün üslupların, araştırmaların, teknik olanakların kendine özgü ve emsalsiz bir sentezi.’”
“Kadın hareketinin iki dalgası arasındaki dönemde eserler üreten bazı yazarların metinlerinde feminist unsurların yer aldığını ve bunun da 1980’lerde güçlenecek olan hareketin filizlerini, düşünce ve enerji birikimini oluşturduğunu düşünerek, feminist duyarlılığın ikinci dalga öncesinde edebiyatta kök saldığına inanarak araştırma yapmaya başladım.”
"Pınar Kür’ün gözünden bir yakın tarih kitabı okuyacaksınız aslına bakarsanız. Kitapta Pınar Kür’ün eserlerinden yapılan alıntılar da eserlerindeki otobiyografik öğeler üzerinden onu hem Türk edebiyatının hem de kendi hayatlarımızın içinde konumlandırmak için birebir."
Yarın Yarın, yayımlandığı tarihte çok ilgi görmesi bir yana, cinsellikle ilgili içeriğine yönelik ithamların aksine ne Seyda’nın ne de Aysel Alsan’ın cinsel özgürleşmesi, bu anlamda bir aydınlanma yaşamasına dair bir şey söyler
Acımasızlığın çarkında ezilen insanlar, özellikle Aysel gibi Döndü gibi kadınlar; nesnel gerçeklikte daha sonra çıkıp topluma dâhil olan ve adını “köşe dönücü” koyduklarımız
Eşine az rastlanır türden edebî-felsefî bir özelliği var Kırmızı Top’un. Hikâyeciliği anlatma ve kurgulamanın ötesinde, ölçülü bir kavramsallıkla da dokuyor Mehmet Barış Albayrak
Anlatı düzleminde, serüveni aktarırken, “birim zaman”a son derece önem veren bir yazar Sevgi Soysal...
Kavak yıkılmıştır ama özsuyu çekilmiş, kurumuş başka yıkılması gerekenler de acaba Mevlût'ün üstüne düşmeden yıkılabilecek mi?
Daha ilk kitabından itibaren (belki de en çok o kitapta) mevcut, kabul edilmiş öykü tanımına, tanımlarına uymayan, hatta ısrarla bunların dışına çıkmaya çabalayan bir yaklaşımı olmuştur Sevgi Soysal'ın...
Ece Ayhan, modern devletin adaletinin sahte bir şey olduğunu ispatladığı gibi, “kovulmuşlar” ile “toplum dışı olanları” aynı yerde toplar şiirlerinde
Yürümek, Aylak Adam'ın tahtına komşu olacak değerde bireyci ve iç bunalım romanıdır, üstelik iki cinsiyeti de kapsayarak ve dahası doğayı bir birey, kenti de bir birey ilan ederek...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.